27 Eylül 2010

Achtung!!!

Sabah uyandığımda asabi olurum.
Sabah erken uyandığımda daha asabi olurum.
Pazartesi sabahları erken uyandığımda daha daha asabi olurum.
Midem kazınırken pazartesi sabahları erken uyandığımda daha daha daha asabi olurum.
Hava yağmurluysa midem kazınırken pazartesi sabahları erken uyandığımda daha daha daha daha asabi olurum.
Pms olayın pokunu çıkarttığında hava yağmurluysa, midem kazınırken pazartesi sabahları erken uyandığımda daha daha daha daha daha asabi olurum.
So, beware of the bitch witch watching her Swatch watch's switch.

24 Eylül 2010

Teşekkürler Türkiye, cebimizi doldurdun diye!

Zırt pırt reklamı dönüyor ya, "Teşekkürler Türkiye, Turkcell'i seçtin diye!" sloganlı. Hani, teşekkür babında bize bedava konuşma veriyorlar ya güya, haftada 3 güne kadar. Aman diyim, benim gibi lapin babında atlamayın.
Şöyle ki, 4 yıldan uzun süredir abone iseniz, dedikleri numaraya dedikleri mesajı attığınızda, bedava günleriniz size bildiriliyor(muş). Ama benim gibi 3 küsür yıllık aboneyseniz ve bu kampanyanın işleyişinden haberiniz yoksa, gelen mesajlara ONAY yazıp gönderdiğinizde aldığınız son mesaj kanı beyninize sıçratabilir:
"6 aydan önce ayrılmanız durumunda geçirdiğiniz her şanslı gün için faturanıza 3,64 TL yansır."
"Bak seen!" deyip iptal için Turkcell'i aradığınızda ise köpüreceğinizi garanti edebilirim:

- Teşekkürler Türkiye kampanyasına 2 gün önce başvurdum fakat hiç yararlanmadım, iptal etmek istiyorum.
- Bu, iptal olanağı olan bir kampanya değil.
- İptal olanağı olmak zorunda.
- 4 yıldan uzun süredir abone olan müşterilerimiz herhangi bir koşula bağlı kalmaksızın bu kampanyadan yararlanırken 4 yıldan kısa süredir abone olanlar, 6 ay kullanım sözü verdiklerinde kullanabiliyorlar.
- Söz möz vermiyorum ben, kampanyayı da hiç kullanmadım. İptal edelim hemen.
- İptal süreci için talebinizi alalım, iptal işlemi yapılabiliyor mu arkadaşlarım kontrol etsinler. İptal ücretine de bakalım.
- Bi' de iptal ücreti mi alacaksınız, bakın bakalım?!
- Kampanyanın iptali ilk hafta gerçekleşirse ücret talep edilmiyor. İkinci haftada 3,63 TL üçüncü haftada ise 7,28 TL faturanıza yansıyacaktır.
- 2 gün oldu henüz, bugün cuma diye hafta bitti demeyecekseniz ücret ödemeyeceğim yani?
- Arkadaşlarımız size bu konuda dönecekler.
- Nasıl yani? Benim başvurduğum değil, sizin bana döndüğünüz tarihe göre mi hesaplanacak bu tutar?
- Evet.
- Sizin, keyfinize göre geç geri dönüp bana para ödetmeyeceğinizi kim garanti ediyor?
- Genelde 48 saat içinde dönüş gerçekleştiriyoruz.
- Genelde öyle de, bana dönmezseniz ne olacak?
- Arkadaşlarımız dönsün, size gerekli bilgiyi verecekler.
- Fesupanallah!!! Dönsünler bakalım.
- Yardımcı olmamı istediğiniz başka bir konu var mı?

Eben Turkcell, eben. Vodafone'dan ayfon alcam ben çatla da patla sen de.

20 Eylül 2010

Dijifobia

20.09.2010 @ Radikal :

Skype ve MSN'den sonra en çok kullanılan sohbet uygulaması Google Talk'taki bazı konuşmaların firmanın üst düzey mühendisi David Barksdale tarafından takip edildiği ortaya çıktı.
Google yöneticilerinin de kabul ettiği bu habere göre David Barksdale adlı 27 yaşındaki üst düzey bir Google yazılım mühendisi kullanıcıların hesaplarına girerek sohbet kayıtlarını ve yazışmalarını okudu. Küçük yaştaki kız ve erkek çocukların mağdur olduğu gelişmede Barksdale’in yazışma kayıtlarına girerek kullanıcıların özel hayatlarına dair bilgiler sızdırdığı ve onları tehdit ettiği belirlendi.

Birkaç yıl önce, gmail'den mail attığım birinin Facebook'ta arkadaş olarak önerilmesiyle bir kıllanmış, gmail şifremi bilmeyen ve hesaplarımı bağlamadığım Facebook'un kayıt sırasında "Accept" ettiğim hangi bit kadar yazıya dayanarak adres defterimi böyle alenen kurcaladığına inanamamıştım. İnternet hayatımızda vazgeçilmez olana dönüşüp sınırsız kişisel içeriğimiz hem kendi, hem sevgili arkadaşlarımız tarafında ortalığı saçıldıkça kaşıntım tutup paranoyam hortluyor ama şu devirde facebook, twitter, friendfeed, thumblr, blogger, gmail, hotmail, msn, yahoo, youtube, last fm, formspring, yemek sepeti vs vs ne kadar dijital kimliğimiz varsa silip sırra kadem basma fikri da bildiğin hayalperestlik. En başından hiç girmemek lazımmış bu işlere. Hem silsek de bilgiler baki, birkaç gün önce, Melozilla'nın sildiği bir albümdeki fotoğrafların hala Facebook'ta olduğu ve tag'lenmiş kişilerin profillerinden ulaşılabildiklerini farkettim.
Korkarım eli de kaptırdık, kolu da, götü de.

16 Eylül 2010

Doktorculuk

Semptomlar:

1. Yörsan tava yoğurdu kaplarının, "Annem geldiğinde bununla birşey yapar ki!" bahanesiyle yıkanıp dolaba kaldırılması.
2. Salı akşamları "Yarın Elmira geliyor!", çarşamba günleri "Bugün Elmira geldi! Akşama tertemiz eve gideceğim." diye sevinmek.
3. Çılgın Hırsız ve Pirana filmleri arasında seçim yaparken "Gece gece gerilmeyelim." diye sevimli animasyonu seçmek.
4. Araba, ev gibi büyük projeler satın almayı düşünmeye başlamak.
5. Ofiste altın günü yapmak.
6. İlk gençlikte "Aman oram buram görünür." diye giyil(e)meyen kıyafetleri rahaat rahaat giymek.

Tanı:

"Çocuk doğurmadan anne olmuşsunuz hanfendü."

13 Eylül 2010

Haset

Christy, tatilde tanıştığım 40'lı yaşlarının başında, ama yaşı ancak ellerinden anlaşılan çıtı pıtı bir kadın. Woodstock'lı, NY'de yaşıyor, Irish pasaportu sahibi, 2 haftalığına Türkiye'ye gelmiş, buradan Moğolistan'a geçecek, sonrasında Belçika'ya gidip tatiline devam edecek bir insan evladı. Dialoglarımızdan en can sıkıcı olanları buraya not edelim:

- Evine ne zaman döneceksin Christy?
- Hmm, sanırım bir yıl sonra.

- İş için mi geziyorsun bu kadar Christy?
- Hayır, zevk için.

- İnci, bugün günlerden ne?
- Perşembe. Bilmiyor musun?
- Yoo, tarihi takip etme gerekliliğim bulunmuyor ki.

- Burayı nerden duydun Christy?
- Kris (Hanzo kılıklı bir Belçik) ile geçen yıl Roma'da bir hostelde tanışmıştık, sonra birlikte Brüksel'e gittik, buraya beni o davet etti.

Biz de 1 yıl çalışıp para biriktirelim de 1 hafta tatile gidebilelim. 
Allah belanı versin Christy. 

2 Eylül 2010

Sürpriz!

Sokak köpekleriyle hiçbir problemim yok, aksine çok severim kendilerini. Mama, su koyarım kapı önüne. Çok korkunç görünümlü değillerse ve etrafa hırlamıyorlarsa severim ederim. Ama onlar ne yapıyor bunun karşılığında?
Cevap veriyorum, SOKAĞIN ORTASINA SIÇIYORLAR!!!
Git kenara yap mendebur hayvan! İnsan sabah sabah servise bindiğinde burnuna gelen korkunç ötesi kokunun ayakkabısının altından geldiğini farkettiğinde hiçbir sevimliliğiniz kalmıyor, bilesiniz!