8 Aralık 2010

Kanlı Salı

Problem : Bir sabah ansızın ön alt dişinizin eti kıpkırmızı, şişkin ve dokununca kanar halde uyanmak.
Süreç : 1 gün beklemek. Ertesi gün ön üst dişinizin etinin de aynı Şebek götü haline gelmesi.
Teşhis : Google'a "diş eti şişmesi, kanaması" yazıp aratmak, gelen sonuçlardan "Diş eti iltihabı" olunduğuna karar vermek.
Aksiyon : İstanbul'da dişçiniz olmadığı için eşe dosta sormak, tavsiye istemek. Dentistanbul'u arayıp önce hala açık olduklarını teyit etmek, sonra randevu almaya çalışmak. 1 gün sonraya randevu verdiklerini duyunca telefonu kapamak.
Alternatif Arayışı : Genel Müdür'ün eşinin diş hekimi olduğunu hatırlamak, derhal kendisiyle ve şoförle görüşüp transferi organize etmek.
Çözüm : "Azcık daha kanayacak.", "Bitmek üzere, dayanın." çocuk telkinleri eşliğinde diş taşlarının kanırta kanırta ve kanata kanata temizlenmesi.
Sonuç : Altlarındaki o hain taşlardan kurtulmanın hemen akabinde inmeye başlayan şişlikler. Öküz gibi akan kanın üste başa bulaşması, halsizlik. Google'dan teşhis koymanın yersizliğinin farkedilişi.
Bu hikayeden çıkarılacak sonuç : "Ne kadar geç başlarsan kâr, bir kere yaptırınca bundan sonra hep yaptırman gerek." düsturu uyarınca bu yaşıma kadar uzak durduğum ve kaçabildiğim kadar kaçtığım diş taşı temizliği operasyonu çok kötü birşeymiş. Millet "Uff rezil birşey o." diye anlattığında gözünüzde canlandırdığınızdan çok daha kötü birşey. Siz siz olun, misvak mı yapıyorsunuz karbonat mı artık bilmem, 65 yaşına kadar kaçabilmeye çalışın. Ama günde 3 kere fırçalama, 1 kere diş ipi, 1 kere gargara anca 28 yaşına kadar idare ediyormuş bilesiniz.

5 yorum:

Defne Soysal dedi ki...

Geçmiş olsun.Diş doktoru fobisinden nasıl kurtulunur konulu bir blog yazısına ihtiyacım var:((

varol döken dedi ki...

en hassas olduğum konu dişler... dişler konusunda espri yapamıyorum... bana niye espri yapamayacağım postlar atıyorsun... kırıyimm mi ağzını dişini... aaa anne gene yaptı...

varol döken dedi ki...

girilen postların sıralamasını değiştirebilseydik eğer, önce geçmiş olsun yazardım... neden? hassasım çünkü ben, okuyunca hassssasssatır diyorum, üzülüyorum, böyle benim de diş etlerim çekilmiş gibi oluyor... bana sorsaydın benim diş doktorumu önermezdim sana, soyadı köksöken adamın, ya düşündüm de dişlere çok üzülüyorum ben, kafayı gözü patlatsan bu kadar üzülmezdim ki onu da biliyoruz, ördeğe oturunca gülmüştüm mesela, buna gülmedim, oysa gülsem dişlerimi de ne güzel sergilerdim ama gerek yok, hepimizin dişine gelebilir, allah getirtmesin, amin.

ikinehir dedi ki...

diştaşı maalesef genetik biraz, geçen sene diştaşlarımı temizleyen doktor arkadaşıma "şimdi ben artık dikkat edip temizleyince olmicak di mi" diye sormuştum. o da "oluyorsa olur" mealinde bir cevap vermişti, temizlemek yavaşlatır ama engellemezmiş, 1 yılın sonunda yine olurmuş o taşlar. tükürüğün asit mi bazik bi bişey olması ile alakalı, engellenemiyor. ki dediği de çıktı doktor arkadaşımın, yine gitmem gerek. ama benim operasyonum acısızdı, herhalde sende iltihaptan dolayı çok hasasiyet vardı. bir de iyi haber, diştaşı olanlar çürüğe daha az yatkın olurmuş!

La Santa Roja dedi ki...

Defne o konuda "Kelin merhemi olsa.." durumundayım. Basur muayenesi bile yaptırırım diş doktoruna gitmektense.

Varol çok hassasmışsın teşekkür ederim de ben ördeğe oturmadım, simide oturdum. Ördeğe çiş yapar erkekler, oturmak sıkıntı olabilir. Güldüğünü de öğrenmiş oluyorum böylece, well noted!

ikinehir ben bir daha şişmeden temizletmem, iyice kemiğe dayanacak acısı öyle :p Verdiğin iyi haber benim için gereçli değil ama, küçükkene çok antibiyotik kullandığın için benim dişler çok zayıf, çatır çutur çürüyorlar üstüne üstlük :(