Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde, pireler berber develer tellal iken, ben anamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken, güzel bir ülkede balık hafızalı ve güdümü çok kolay cici koyun insanlar yaşarmış. Bu insanlar devletlerine yemez yedirir, içmez içirir, giymez giydirir, ellerine ay sonu geçecek olan 3 kuruşun 1'ini de daha görmeden ona verirlermiş. Gel zaman git zaman öncekilerden daha iyi olmayan ama çok daha kötü tarafları bulunan bir bıyıklı adam onları yönetmeye başlamış. Kankisini de alıp Reis-i Cumhur yapmış ki yaptıkları, söyledikleri hiçbir merciiye takılmadan geçebilsin, ayrıca toplantı aralarında pişpirik oynayabilsinler. Balık hafızalı cici koyun insanların bazıları onun gelişine çok sevinmiş, bazıları kayıtsız kalmış, bazıları da eyvah demiş. Günler günleri, haftalar haftaları ve aylar ayları kovalarken yeni bıyıklı adam istediği gibi at koşturmaya başlamış devletin meralarında. Bütün bekçiler, güvenlikler, meranın görevlileri filan da onungillerden olduğu için hiçbir problemle karşılaşmadan yaşayıp gidiyormuş. Sonra bir gün artık gelinlik yaşa gelmiş olan kızını evlendirmeye karar vermiş, onungillerden biriyle elbet. Bu devirde kime güvenip kızını vereceksin ki, değil mi? Fakat damat biraz teşviğe ihtiyaç duyar gibiymiş, kendi başına bazı şeyleri halledemeyenlerden. İleride problem yaratabilir ama hallederiz n'olacak diye düşünmüş bıyıklı adam.
Aşağı yukarı bu zamanlarda devlet babanın eline Sabah grubu diye bir medya devi kuruluş düşmüş. Devlet Baba "Ne gazeteci, ne televizyoncuyum ben" diyerek bu işi beceremeyeceğini başından ilan etmiş, sonra da idare edemeyince zarar etttiğini açıklamış insanlarına. Elinden çıkarması gerekiyormuş bu zarar yuvasını yani, burada da devreye ülkesini ve devletini çok seven bıyıklı adam girmiş. Hem devlet kurtulsun, hem damadın eli ekmek tutsun diye Sabah'ı alıveresi gelmiş damadına. Ama bir problemle karşılaşmış ilk etapta; 1,1 milyon dolar isteniyormuş bu grup için. Biraz durup düşündükten sonra demiş ki bıyıklı adam "Ben damadımı seviyor muyum, evet. Balık hafızalı cici koyun insanlarım beni seviyor mu, evet. O halde bu insanlar damadımı da sever." Bu süper çıkarımın ardından balık hafızalı cici koyun insanların maaşlarından verdiği 1/3 payın toplandığı bankalara gitmiş. Vakıfbank ve Halkbank'ın başındaki kankilerinden 750,000 dolar borç almış, sonra bir bakmış kasa boş. Hemen yeni bir para kaynağı bulması gerektiğini anlamış. Bunun üzerine bıyıklı adam kalkmış taa Katar'lara gitmiş, damadına şifa aramak niyetine. Kendisi o kadar beğenmiş ki bu şifa kaynağını, Reis-i Cumhur kankasına da söylemiş, o da gitmiş. O da kendi kankasına söylemiş ve o da kendisinkine... Derken Katar'a doğru bir trafik peydah olmuş. Balık hafızalı cici koyun insanlar buna bir anlam verememiş ama sorgulamak gibi bir alışkanlıkları da olmadığı için pek de aldırmamışlar.
Nihayet bıyıklı adam Katar'la yapılan bu hoşbeşin yeterli olduğunu düşündüğünde onlardan da 250,000 doları alıp karşılığını çok kısa zamanda ödeme teminatını da vererek ülkesine dönmüş. Cebindeki 100,000 doları da birleştirip damadına ülkenin en büyük medya gruplarından birini satın almış şeker niyetine. Böylece damadın eli ekmek tutacak, kızına daha iyi bakacakmış. Hem bu sayede bıyıklı adamın işten arda kalan zamanlarda bahçesinde domates biber ekeceği bir gazetesi ve televizyon kanalı olmuş. Herkes ermiş muradına, balık hafızalı cici koyun insanlar da mışıl mışıl uyumaya devam etmişler.
O gece mazot da 3 YTL'yi aşmış. Kimse farketmemiş.
2 yorum:
Bu durum en çok bu kadar iyi anlatılabilirdi heralde..
şov tivi hariç tüm medya arkasında adamların ahaha. doan grubuyla zaten 69 pozisyonundalar. karşıt görüşlü tırt kanalları saymıyorum tabi..
"kuş gribi = unakıtan" gerçeğinide söylemek gerek bence. tamamen düzmece olan bir durum olduğuna eminim. ve bu gerçekten ispat edilse bile kimsenin umurunda olmaz. koyunlukta master yapmış bir ırkız. özaldan başladık bugünlere kadar şaşmadan devam ediyoruz. istikrarlıyız!
Yorum Gönder