14 Nisan 2010

City's Farkı

İstiklal sinemalarının patır patır kapatılması, festival kapsamında bazı gösterimlerin City's AVM Sineması'nda yapılmasıyla sonuçlandı. Farklı bir beklentim yoktu biletleri alırken, gösterimleri saati bana uyan ve yakın olan sinemalardan seçtiğim için 8'de 1 City's'e (Çift tırnaklı kullanımla literatüre geçer miyim?) denk gelmişim. Tipik festival izleyicisinden farklı bir kitle beklemiyordum ki City's farkını farkettim. 13 punto yılan derisi ayakkabılar ve elde devasa popcornlar, dirsekte sallanan Hermes çantalar ve bükük bilekte bir Blackberry ya da Ayfon. Ekonomik durum iyileştikçe kurallara uymamayı bir halt sanma dürtüsü de geliştiğinden biletlerdeki numaralara bakan yok, herkes beğendiği yere çöküvermekte. Parfüm kokusu alerjik astımımı azdırıp burnumu kaşındırmakta ki bu durum, film boyunca elimdeki kağıt mendille beyin ameliyatı yapmama sebep oldu. Film nihayet başladığında sağdan soldan telefon pırıltıları eşliğinde ilk 10 dakikayı geçirdik ki Çaat! bütün ışıklar açıldı, belirtmeliyim bu esnada film devam ediyor. 2-3 dakika bekledikten sonra alkışlar ve ıslıklarla yapılan protesto sonuç verdi ve ışıklar kapatıldı. Yaklaşık 1 saat sonra yine Çaat! ışıklar açık, gözler mahmur, film devam ediyor!!! Gürültü işe yaramayınca bir cengaverin sinirli sinirli salonu terkedip olaya el koyması gerekti ama o 5-6 dakika piç oldu haliyle. Arada ben de yandım ama,
MÜSTEHAK SİZ "AA ETKİNLİK VARMIŞ KOŞ KOŞ" KOKOŞLARINA!!!

2 yorum:

noraashira dedi ki...

Kültürel olaylara da el atmaya baladılar demek ki modasal mevzular sıkınca, hayırlı ugurlu olsun, devlete millete amin.

La Santa Roja dedi ki...

Yeni moda kültür böcüğü olmak :p