Biliyorum kızmamam lazım, ekmek parası sonuçta. Ama kızmaktan geri alamıyorum kendimi. Olayı anlatayım size.
2002-2004 yılları arasında kapıcımızın kardeşi temizliğe gelmişti evimize. 2 haftada bir gelir, heryeri temizler, bulaşıkları yıkar, nevresimlerimizi değiştirir, pırıl pırıl yapar giderdi. Sonra ben başka eve taşındım, o zamanki ev arkadaşım para ödemek istemedi, koptuk gitti. Fakat o zamanlar da birsürü arkadaşıma Güllü'yü tavsiye etmiş ve hergün gideceği bir işi olmasını sağlamıştık.
Aradan yıllar geçti, Güllü'yü tekrar buldum. Birkaç aydır 2 haftada bir cuma günleri gelip kedileri odaya kapatıp evi tertemiz ediyor, çamaşırları asıp bulaşık makinesini boşaltıyor, dubleks bir ev olmasına rağmen 4 gibi işlerini bitirip çıkıp gidiyor. O kadar güveniyorum ki ona, evin anahtarını da verdim, girip temizleyip çıkıyor. Süper düper hüper dağınık ev arkadaşımın bile arkasını toplamaya yetişiyor. Mucize yani!
Geçen hafta aradı beni Güllü, cuma günleri için başka bir müşteri daha çıktığını, bize salı günleri gelmesinin uygun olup olmayacağını sordu. Bir müşteri daha kazanmış ne güzel diyerek "Peki, deneyelim bakalım" dedim, ama böyle bir oldu bittiden de hoşlanmadım. Geçen salı geldi, pırıl pırıl yaptı evi gene. Bizim evde oturabildiğimiz yegane zamanlar olan haftasonu geldiğimizde ise 1'i pislik torbası 3 kedi yüzünden evi pok götürüyordu, temizlik onlara yaramıştı yani. Bunun üzerine aradım Güllü'yü, denediğimizi ama olmadığını, haftasonu bizim bir daha ortalığı temizlediğimizi, yine cumaya geçmemiz gerektiğini söyledim. Bizim günümüze talip olan kadın her hafta çağırıyormuş onu, cuma olmazsa da almayacakmış Güllü'yü, "Ne yapayım ki şimdi ben" dedi. "Ne yapacağını ben söyleyemem, sen karar ver "dedim. "O zaman size gelmeyim ben artık" dedi. "İyi, sen bilirsin" dedim. Bir tarafta her hafta alacağı para, diğer tarafta bunun yarısından biraz fazlası (Herkesin verdiğinden fazla para veriyorduk biz). Parayı tercih ettiği için yargılayamam onu, ama kızmaktan da geri duramıyorum işte. Şu anda gittiği bir sürü işi de ben bulmuştum ona, fakir insandan vefa beklemek naiflik sanırım.
Baştan bir daha okudum da, uzuun uzuun da anlatmışım iyi mi, düşündüğümden daha çok bozulmuşum sanırım. Yayınlasam mı diye tereddüt ettim şimdi. Neyse her zaman mantıklı yazılar yazacak değilim ya :p